Uzun bir aranın ardından yeni albümünüzü sevenlerinizin beğenisine sundunuz. Albüm ne kadarlık bir çalışmanın ürünü?
En son albümümü 2007 yılında çıkarmıştım. Yaklaşık 4 yıllık bir aranın ardından yeni albümü sevenlerimin beğenisine sundum. Albüm çıkarmış olmak için her sene piyasaya yeni eserler sunmuyorum. Albümlerimin gerek söz ve bestelerinde gerekse alt yapı çalışmalarında son derece titiz ve itinalı çalışmaktayım. Bu çalışmanın karşılığında da albümlerimdeki hemen her parça çok seviliyor ve uzun yıllar geçmesine rağmen dinleniyor.
Albümünüz “Uyan” adını taşıyor. Sanırım bu albümde de yine halka bir takım mesajlar var. Kısaca albümünüzden bahseder misiniz?
Uyan’da 9 eser yer alıyor. Bunlardan bir tanesi 1991 yılında trafik kazasında kaybettiğimiz Giresunlu rahmetli Mustafa Öztürk hocamızın “Leke” isimli şiiri. Albümümde iki tane sevda parçası bulunuyor. Ve yine kahraman Mehmetçiklerimiz, şehitlerimiz ve acılı şehit ailelerimiz için besteler yer alıyor. Uyan albümü bizlere unutturulmak istenilen değerlerimizi hatırlatarak bugün bu değerlere nasıl sıkı sıkıya sarılmamız gerektiğinin mesajını veriyor. Albüme baktığınızda yalnızca parçaların anlamlı sözleri değil şarkı sözlerinin yer aldığı kapağında resimlerle işlenmiş kompozisyonlar dahi çok büyük mesajlar veriyor. Yani diyebiliriz ki; “Uyan” Türk Milleti’ni gaflet uykusundan uyandıracak bir albüm.
Bu defa albümünüzde bir de şiire yer vermişsiniz. Nasıl tepkiler aldınız. Beğenildi mi?
Albümümde şiire yer vermemin sebebi sevenlerimin isteğiydi. Çok iyi tepkiler aldım. Çok beğenildi. Leke şiiri ayrıca önemli bir şiir. Şöyleki bu şiir internet araştırmalarında vs. başka bir şaire ait gözüküyor. Oysaki Giresunlu rahmetli Mustafa Öztürk hocamızın çok güzel bir eseri. Bu gerçeğin bilinmesi içinde Leke şiiri albümümde yer aldı ve çok sevildi.
Bu albümde en çok sevdiğiniz, okumaktan haz duyduğunuz eser var mı? Hangisi?
Böyle bir ayrım yapmak inanın çok zor. Çünkü bu 9 eserde severek, hissederek, haz duyarak hazırladığım çalışmalar. En çok Mehmetçiklerimiz için okuduğum parçalar ve şehit ailelerinin acılarını yansıtan eserler duygu yoğunluğu yaşatıyor diyebilirim. Albüme adını veren “Uyan” parçasıda inanç ve azmi körükleyerek heyecanlandıran bir eser. Yine “Çağrı” ve “Buyruk” parçalarının söz ve besteleri okuyucu etkileyen şarkılar. Sevda parçalarının sözleri kadar müzikleride çok anlamlı . Birde albümde sevilen türkü “Dostum” parçasının farklı bir tarzda söylenişi var. O da gerçekten haz alarak hazırladığım bir çalışmaydı. Ve en çok beğenilenlerden biri oldu. Gördüğünüz gibi albümdeki eserlerde ayrım yapmak çok güç.
Bir önceki albümünüzün klibi ulusal kanallarda yayınlandı. “Uyan” albümü için yeni klip çalışmalarınız var mı?
Dinleyicilerimin beğenisi doğrultusunda onların seçmiş oldukları parçalara klip çekmek istiyorum. Daha önce H. Nihal Atsız hocamızın Yolların Sonu isimli eserine bir klip çekip yayınlatmıştım. Ve klipte özellikle Yolların Sonu kitabının yer alması ve 12 Eylül’de idam edilen şehitlerimizin fotoğraflarının bulunması sevenlerim tarafından çok beğenilmişti. Uyan albümü içinde bu tür çalışmalar yapmak hedeflerimiz arasındadır. Tabii ulusal kanallarda bazı parçalar için yasaklamalarda getirilebiliyor. Bunu göze alıp çalışmalarımıza devam edeceğiz.
İnternet ortamında yani günün modası facebookta hayran sayfanıza ilgi oldukça yoğun. Bunu neye bağlıyorsunuz?
Türk Milleti artık bazı saçma tv dizilerinden, gereksiz yanlı tartışmalardan, show programlarından bıkmış durumda. İnternet ortamı da bizim sesimizi duyurabileceğimiz çok önemli bir araç. Televizyon ekranlarına çağrılmadığımız için bizlerde türkülerimizi sanal alemden haykırıyoruz. TV’de yayınlatamadığımız kliplerimizi oradan yayınlıyor gönüldaşlarımızla birebir iletişim kurarak hayran kitlesine daha yakın oluyoruz.
Albüm satışındaki hedefiniz nedir?
Hedefimiz satış karından öte çok fazla kitleye ulaşması. “Uyan “ albümü bu anlamda çok büyük önem ve değer kazanıyor. Zor günler geçirdiğimiz bu süreçte Türk Milleti’ne yol göstereceğine inandığım bir albüm hazırladım. Albümdeki mesajlar ne kadar çok kişiye ulaşır ise albüm o kadar hedefine ulaşmış olacaktır. Tabiki indirme ve korsan satışlar bizi çok fazla olumsuz etkiliyor. Biz sanatçıların yeni çalışmalar yapabilmeleri için en azından albümün maliyetlerinin bir kısmının karşılanması gerekli. Bu konuda halkımızın duyarlılığına güveniyorum.
Dünyada ve Türkiye’de yaşanan olaylar sizi nasıl etkiler? Sanatçı olarak nelerden etkileniyorsunuz?
Sanatçılığın dışında insan olarak dünyada ve ülkemizde yaşanan olaylardan etkilenmemek elde değil. Ülkemizden başlarsak hemen her kesimin geçim sıkıntısı çekmiş olması ve işsizliğin yanı sıra daha büyük tehlikeler ile de karşıkarşıyayız. Öyleki bugün milli değerlerimizin altı resmen oyuluyor. Türk kimliği tartışılmaya sokuluyor, Batı’nında etkisiyle kardeş kavgası yaratılmaya çalışılıyor ve ülkemizi bölme heveslileri yandaşlarıyla beraber ülkemizi çok tehlikeli çıkmazlara sokuyor. Bakın bugün okullarımızda okutulan andımızın, İstiklal Marşımızın bile gerekliliği tartışılıyor. Diğer yandanda şimdi (pazarlıktan dolayı kısa süreliğine azalmış olan) şehit cenazeleri acımıza acı katıyor.
Dünya’ya bakarsak; şuan Arap ülkeleri iç karışıklığın hat safhasında. Libya’da, Tunus’ta yaşananlar gerçekten moral bozucu. Diğer yandan İsrail’in Filistin’e tutumu yine Müslüman kardeşlerimiz adına üzüldüğümüz bir durum. Dünya’da yaşanılanlar bunlarla bitmiyor tabii. Bizlerin büyük acılar duyduğu bir diğer yaramız yanıbaşımızda Kerkük’te yaşayan Türkmen kardeşlerimiz. Orada gerçekten Türk kimliğini bitirmek için bitmeyen zulümler var. Gündeme getirilmesede biz acılarını hissediyoruz. Kerkük yıllardır kan ağlıyor. Doğu Türkistan’da yaşanan dramlar, Batı Trakya’da, Kıbrıs’ta yaşananlar bizi en fazla etkileyen olaylardır. Bir sanatçı olarakta bunlar benim eserlerime yansıyor. Bir şehit ailesinin acısını, bir katliyam mağdurunu, haksızlığı, isyanı albümlerimde haykırıyorum.
Son olarak sevenlerinize bizim aracılığımızla ne söylemek istersiniz?
Daha öncede söylediğim gibi Türkiye zor bir süreçte. Ve bizlerde sanatçılar olarak yaşananlara duyarsız kalıp elimiz kolumuz bağlı oturamıyoruz. Ben Uyan Türk Milleti uyumak nene!” diyerek bir çağrıda bulundum. Dileğim bu haykırışın karşılık görmesi. Özellikle gençlere seslenmek istiyorum. Gezmek, eğlenmek en büyük hakkınız fakat yaşanan bir takım olaylara da lütfen seyirci kalmayın. Her zaman uyanık olun. Okuyun, araştırın, fikir üretin. Ve bu ülkenin gerçek sahipleri olarak emanetinize sahip çıkın.
Ayrıca Konya’nın Beyşehir ilçesinde faaliyet gösteren Eşrefoğlu Sosyo-Politik Kültür Dergisi’ne ve çalışanlarına Teşekkür ederim.